Özel’den teğmenlere yönelik eleştirilere sert cevap: Bu andın herhangi bir kelimesiyle çelişkili olanları tarih affetmeyecek

Kara Harp Okulu’ndan yeni mezun olan teğmenlerin “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı atarken ki görüntüleri gündem oldu. Birtakım bölümler tarafından hedef gösterilen teğmenlere Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’den destek geldi. CHP Ankara Şehir Danışma Kurulu toplantısında konuşan Özel, “Sizin kant lideriniz fesli meczup Kadir ‘Keşke Yunan kazansaydı’ diyordu ya; bu çocuklar size benzeyip de ‘Hepimiz Trikopis’in askerleriyiz’ mi diyeceklerdi? Elbette Mustafa Kemal’in askerleri onlar” tabirlerini kullandı. Özel, “bu andın herhangi bir sözüyle çelişkili olanları tarih affetmeyecek” diyerek teğmenlere yönelik tenkitlere sert bir lisanla yanıt verdi.

Kara Harp Okulu’nda 30 Ağustos günü Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da iştirakiyle yapılan mezuniyet merasiminin resmi kısmı bittikten sonra yeni mezun olan yüzlerce teğmen merasimin yapıldığı sahanın ortasında toplandı ve “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı attı. 

Söz konusu anların görüntüsünün sosyal medyada yayınlanmasının akabinde teğmenler iktidara yakın isimlerin maksadı oldu. 

‘Hepimiz Trikopis’in askerleriyiz’ mi diyeceklerdi?

CHP Genel Başkanı Özgür Özel CHP Ankara Şehir Danışma Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada teğmenlere sahip çıkarak tenkitlere sert cevap verdi. Özel metnin teğmenlerin okuduğu metnin 2016 yılına kadar resmi merasimlerde okunan metin olduğunu ifade ederek “Birileri bu metinden rahatsız olmuş. Teğmenler sonrasında da “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” demişler. Birileri bundan da rahatsız olmuş, ne diyeceklerdi? Sizin kant başkanınız fesli meczup Kadir ‘Keşke Yunan kazansaydı’ diyordu ya; bu çocuklar size benzeyip de ‘Hepimiz Trikopis’in askerleriyiz’ mi diyeceklerdi? Elbette Mustafa Kemal’in askerleri onlar” tabirlerini kullandı.

Özel’in açıklamaları şu şekilde:

“Mustafa Kemal’in askerleriyiz demeyen bir teğmen varsa, beka sorunu oradadır. Mustafa Kemal’in askeriyim demeye itiraz edecek bir tane teğmen mezun ediyorsak, işte yandığımızın resmi oradadır, o yüzden hepimiz. İtiraz edenler o andın hangi sözüne itiraz ediyor, duymak istiyoruz. Mustafa Kemal’in askerleriyiz demeyen bir teğmenden gelecekte sadakat beklemek, liyakatli işler beklemek ve vatan için ölümü göze alacağını beklemek saflıktır. Asla ve asla hiçbirimizin kabul edebileceği bir şey değildir.

Bu andın herhangi bir sözüyle çelişkili olanları tarihte affetmeyecek

Mustafa Kemal’e değil de bir vakitler elini eteğini öptüğünüz, ne istediyse verdiğiniz, şu anda Amerika’da bulunan ve 15 Temmuz’da sağladığınız imkanlar sonucunda muvaffakiyet bilseydi buraya ülkenin başına dini bir lider olarak dönecek olanlara sadık olanların 15 Temmuz günü nasıl milletin üzerine tank sürdüğünü gördük. Biz geçmişte de doğru yerdeydik. 15 Temmuz’da da doğru yerde durduk. Bugün de doğru yerde duruyoruz. Sizin benzeri 15 Temmuz’a kadar ne istediyse verenler, 15 Temmuz’da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün apar topar fotoğraflarını bulup kent binalarından sallayanlar, şu anda öteki tarikat eşleşmelerine giriyorlar. Buradan çok net bir şekilde söylüyoruz: Bu ne siyasettir, ne ordunun siyasete alet edilmesidir, ne de birilerinin üfürüğü benzeri 28 Şubat çığlığıdır. Bir gün askerler işlerini bırakıp bizim işlerimize karışmaya kalkarsa, 15 Temmuz gecesi nasıl 14 arkadaşımızla gittik, kapalı meclisi açtırdık, yeni bir seçim yapılana kadar demokrasinin gerisindeyiz dedik. Orada duymayı biliriz ama o kaygıyı yöneterek, Mustafa Kemal’in askeriyiz diyenleri hedefe koymaya kalkanları bu andın herhangi bir sözüyle çelişkili olanları tarihte affetmeyecek, biz de affetmeyeceğiz.