Uğur Demirok’tan Galatasaray ve Trabzonspor itirafı: “Keşke…”

– HABER

Sezon başında Eyüpspor’dan transfer olduğu Adanaspor ile devre arasında yollarını ayıran Uğur Demirok mesleğiyle ilgili çok önemli açıklamalar yaptı.

Emeklilik kararını duyurdu

Kariyerinde; Galatasaray, İstanbulspor, Beylerbeyi, Kartalspor, Akhisar Belediyespor, Trabzonspor, Osmanlıspor, Konyaspor, Kayserispor, Eyüpspor ve Adanaspor formaları giyen 37 yaşındaki Uğur Demirok, Atakan Kurt’un youtube kanalında yaptığı açıklamada etkin futbolculuk hayatını noktaladığını duyurdu.

“Hagi beni stoper yaptı”

Futbola Galatasaray altyapısından başlayan Uğur Demirok, sarı kırmızılı takımın efsane futbolcusu Hagi’nin yönlendirmesiyle stoper olduğunu ifade ederek, “İlk etapta ben 6 numara durumunda oynuyordum. Hagi beni stoper yaptı. Galatasaray’da oynadığı dönem sık sık altyapı ekibinin maçlarını çok izlerdi. Her maçımıza gelirdi. Benim de o dönem boyum bir anda uzadı. Bu çocuğun stoper fiziği var ayakları da iyi demiş. O dönem birlikte oynadığı Popescu’ya benzetmiş. İlk periyotlar beni hep zati Popescu’ya benzetirlerdi. Örnek aldığım isimler esasen Bülent Kormza ve Popescu’ydu. Ayaklarım da iyi olduğu için Hagi, ‘bu çocuğu stoperde değerlendirebilirsiniz” diye altyapı hocalarına fikir veriyor. Beni daha sonra stoperde denemeye başlıyorlar.” dedi.

Zaman zaman A takım idmanlarına çıkmasına karşın tamamen A Takıma çıkmasının Erik Gerets döneminde olduğunu kaydeden Demirok, “2005-06 döneminde şampiyon olan takımda yer aldım. 2 maç sonradan girerek formayı giydim. İnanılmaz bir histi benim için. Eski Ali Sami Yen’in atmosferi de apayrıydı. Ali Sami Yen’de Gençlerbirliği maçı… Son dakikalarda Emre Aşık’ın yerine oyuna girdim. Hala o sahne gözümün önünde.” tabirini kullandı..

Hasan Şaş anısı: “Tribündeki adam hastaneye kaldırılmış”

Tecrübeli futbolcu, Galatasaray A Takım formasını ilk defa giydiği Gençlerbirliği maçındaki Hasan Şaş ile olan anısı da şöyle anlattı:

“Son 5 dakika kala oyuna girmişim. Bir kaç tane topu hoş bir şekilde uzaklaştırdım. Önde de olduğumuz için heyecan da var, teknik işlemiyor. Bam güm vuruyorum ileriye doğru. Maçtan sonra soyunma odasında Hasan Şaş yanıma gelip, ‘Oğlum tribündeki adam hastaneye kaldırılmış, senin vurduğun top başına gelmiş’ demişti. Hasan abi çok keyifli adamdı. Latife yapar, bizimle hep uğraşırdı. Kamplarda 3 takımdan turnuvalar yapılırken Hasan abi, gençleri alarak takım yapardı. Biz de 17-18 yaşlarındayız. Onlarla oynarken heyecan yapıyoruz, ayaklarımız titriyor. Atacağımız pası atamıyoruz. çekeceğimiz şutu çekemiyoruz. Ama kazanmamız lazım zira Hasan abi idmanda bile kaybetmeyi sevmiyor. Kaybedince çok sonlu oluyordu. Ama biz hep kaybediyorduk. O zaman bize cezalar veriyordu. Duşa sokmuyordu, bir st soyunma odasında bekletiyordu. Ama bu cezalar keyifli anlamdaydı. Hasan abi de zati çok esprili, çok keyifli adamdı.”

“En sevmediğim santrfor Umut Bulut”

En beğendiği santrforların kim olduğunu sorusunu da cevaplayan Uğur Demirok, “Didier Drogba, Mario Gomez, burak Yılmaz… Zorlandığım manasında ise Çaykur Rizesporlu Leonard Kweuke vardı. İnanılmaz kuvvetliydi. Onun bir prime dönemi vardı. Hem kuvvetli hem suratını alınca durduramazdın onu. Onu da sayabilirim. Sevmediğim santrfor ise Umut abi (Bulut) var. Eyüpspor’da da takım arkadaşımdı. Top auta çıkıyor Umut abi koşuyor. Top belli taça çıkacak ama Umut abi koşuyor. Her yere koşuyor. Ben de onunla koşmak zorundayım. Olur da pas atarken ayağı kayar, top çıkmaz, korner bayrağına çarpar. O koşuyor diye ben de onun gerisinden koşmak zorunda kalıyorum. Bu türlü olunca hem bölgen boşalıyor hem de gereksiz yere yoruluyorsun. Umut abinin döneminde Galatasaray iki santforlu sistemle oynuyordu. Umut abi bütün stoperleri yoruyor gerisindeki takım arkadaşı daha rahat boş alanlar bulup ceza sahasında daha tesirli olabiliyordu.” dedi.

“Abdülkerim’den bu türlü bir yükseliş beklemiyordum”

Galatasaray’ın mevcut stoperleri Abdülkerim Bardakcı ve Davinson Sanchez’i çok beğendiğini kaydeden Demirok, “Şu anda ligde fark yaratıyorlar. Abdülkerim ile Konya’da birlikte de oynadım. Ondan bu kadar büyük bir yükseliş beklemiyordum açıkcası. Bir büyük takıma transfer olabileceğini düşüyordum ama Şampiyonlar Ligi düzeyi, milli takım, şampiyonluklar vs.. Bu düzeyde beklemiyordum ama inanılmaz bir ivme yakaladı çok da başarılı. En büyük artısı sol ayaklı olması. Türkiye’de sol ayaklı stoper fazla yok.” sözlerini kullandı.

“Gekas’ı idmanda görsen ilk 11 oynatmazdın”

Kendi futbol görüşüne göre, santrforlar ve golcüler olduğunu belirten Uğur Demirok, “Icardi tam bir golcü. Gekas da o denli. Aynı takımda oynadım onunla. O bir golcüydü. Ceza alanı içinde ne şekilde pas atarsan at her şekilde golünü atıyordu. Her türlü golü de attı. Icardi de bu türlü bir oyuncu. Gekas’ın hem başla hem ayakla inanılmaz bir vuruş tekniği vardı. Ama idmanlarda Gekas’ı görsen ilk 11’de oynatmazsın. İdmanlarda kendini biraz da saklayan bir adamdı. Ama maça gelince değişik bir adam oluyordu. Tamamen maç oyuncusuydu.” sözünü kullandı..

“Tekrardan futbola dönmemdeki en büyük faktör Hamza Hamzaoğlu’dur”

Teknik yönetici Hamza Hamzaoğlu’nun mesleğinde çok çok önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Demirok, “Benim hayatıma en büyük dokunuşu yapan ve benim için çok çok önemli bir yerin olan hem abim hem hocam diyebilirim. Benim tekrardan futbola dönmemdeki en büyük faktörlerden bir tanesi Hamza Hamzaoğlu’dur. Galatatasaray’dan Gaziantepspor ve İstanbulspor’da kiralık oynamıştım. Daha sonra büyük bir düşüş yaşayıp, Galatasaray’ın pilot takımı olan 2. lig takımı Beylerbeyi’ne kiralanmıştım. Bu benim için inanılmaz bir düşüştü. O zaman ‘bu düzeyden kurtalabilecek miyim?’ diye çok düşündüm. Ben gitmeyi de hiç istememiştim. Zorla gönderdiler. Hamza hoca beni milli gruplardan tanıdığı için Akhisar’a aldı. Bana güvendi. Akhisarspor ile 1. Lig’de şampiyonluk ve sonra Süper Lig’e çıktık. Sonra A Milli Grup’ya da gittim.” dedi.

“Hamza bak benim oyuncularım”

A Milli Takıma çağrıldığı periyotta Akhisar’daki hocası hamza Hamzaoğlu’nun milli takımda Fatih Terim’in yardımcısı olduğunu hatırlatan Uğur Demirok, “Fatih hoca bu nedenle idmanda bazen bu bu bahis ile ilgili Hamza hocaya latife yrdı. Bilal Kısa ve ben Akhisar’dan milli takıma çağrılmıştık. Fatih hoca, ikimiz idmanda iyi bir şey yaptığımızda Hamza hocaya ‘Bak benim oyuncularım” diyordu. Yanlış pas attığımız da ise ‘Hamza senin oyuncuların’ diye espri yapıyordu.” diye konuştu.

“Lucescu’nun toplantıları futbolcuların en sıkıldı şeydi”

Çalıştığı teknik yöneticiler arasında mircea Lucescu’yu teknik ve taktik bilgisi açısından ilk sıraya koyan deneyimli futbolcu sözlerini şöyle sürdürdü:

“İnanılmaz bir teknik ve taktik bilgisi ve donamımı vardı. Bunları da bize aktarmaya çaba ediyordu. Milli takımda bir kulüp takımı olmadığımız için birlikte fazla vakit geçiremediğimiz için taktik çalışmalarında pratik yapmaya çok vakit olmuyordu. Lucescu bu yüzden yaptığı toplantılarda bunları futbolculara anlatırdı. O yüzden onun döneminde futbolcuların en çok sıkıldığı şey yaptığı toplantılardı. Zira çok uzun sürüyordu. Ama bunu anlatmak zorundaydı. bize 1 sta yakın sabah akşam taktik anlatıyordu. Keza Ersun Yanal’ın da taktik bilgisi ve çalışma şekli, hep baskılı presli ve atağa dönük futbol oynatıyordu. O da benim hoşuma gidiyordu. Mesleğimde çok büyük hocalarla çalıştım. Fatih Terim gibi…”

“Arda Turan’ın sağ açık oynamasındaki en büyük etkenlerden biri benim”

Hem birlikte futbol oynadığı hem de Eyüpspor’da teknik yöneticiliğini yapan Arda Turan hakkında konuşan Uğur Demirok, “Arda, Bayrampaşa’da 8 yıl aynı otobüsle, aynı minibüsle Galatasaray antrenmanlarına birlikte gittiğim çocukluk arkadaşımdı. Çok fazla anımız var. Arda Turan’ın sağ açık oynamasındaki en büyük etkenlerden biri benim aslında. Bunun esprisi de onunla yaptığımız için söylüyorum; Arda Galatasaray’a ilk geldiğinde orta saha oynuyordu. O zaman Galatasaray altyapısında iki 8 numara ile oynanıyordu. Ben Arda’dan daha önce geldiğimiz için Galatasaray’a orda kıdem ön plana çıkıyor. O geldiğinde 10-11 yaşındaydı. ‘Sen nerde oynuyorsun’ dedim. ‘Ben orta sahayım’ dedi. ‘Orta saha dolu. Sen istersen sağ açıkta oyna’ dedim. Orda bir boşluk vardı. ‘Tamam’ dedi ve sağa açığıa geçip oynamaya başladı. Ben de hep karşılaştığımızda ona ‘benim sayemde sağ açık oldun” diye espri yapıyorum. Arda hocanın teknik yöneticiliğini ben inanılmaz iyi buluyorum. Çok donamımlı. Deneyimsiz benzeri görünüyor ama Arda Turan çoğu zaman ın çoğu zaman her mevzuda deneyimi vardır. Donanımı, birikimi, çalıştığı dünya çapındaki antrenörlerden çok hoş şeyler almış ve kendini geliştirmiş.” tabirlerini kullandı.

“Futbolun yöneticilik kısmında yer almak istiyorum”

Futbolculuk mesleğini noktaladığını açıklayan 37 yaşındaki Uğur Demirok, bundan sonra futbolun yöneticlik kısmında yer almak istediğini ifade ederek, “Bu yurt dışında sportif yöneticilik olarak isimlendiriliyor ama Türkiye’de bu türlü bir sistem yok. Takım menajerliği şeklinde de olabilir. O denli bir kulvarda olmak istiyorum. Mlesef bu türlü bir misyonun Türkiye’de önü açık değil. Türkiye’de bunu sana bırakmıyorlar. Yöneticiler de teknik yöneticiler de istemiyor. Örneğin Zlatan Ibrahimovic benzeri büyük bir isim direkt o misyonla takımdan sorumlu. Hocayla yöneticiler arasında bir köprü. Bunun bir çok örneği var. Ben de bunu yapmak istiyorum. Ama Türkiye’ye gelir mi yahut o görevi verirler mi bilmiyorum. Şayet olmaz sa teknik yöneticilik yapmayı düşünüyorum.” dedi.

“Uğur Demirok bugün Türkiye’de tanınıyorsa Trabzonspor sayesinde”

Formasını giydiği Trabzonspor’un kendisini için çok şey ve değişik şeyler ifade ettiğini kaydeden Uğur Demirok sözlerini şöyle sürdürdü, “Onların güveni, hem oynarken hem şu anda bana olan sevgileri beni çok mutlu ediyor. Benim mesleğimin prime dönemi Trabzonspor. Uğur Demirok bugün Türkiye’de tanınıyorsa Trabzonspor sayesinde bu kadar tanınıyor. Trabzonspor’da çok iyi oynadım. A Milli Kadro’ya oradan devam ettim. Çok çok önemli oyuncularla birlikte oynadım. İlk gittiğim gündenden ayrıldığımı güne kadar bana çok büyük değer verdiler. Kaç yıl oldu Trabzonspor’dan ayrılalı hala da o kıymeti veriyorlar. Trabzonspor şampiyon olduğunda inanılmaz sevindim. Ben zati takım olarak Trabzonspor’u destekliyorum. Trabzonsporluyum.” tabirlerini kulandı.

“Beni Galatasaray’a düşmanmışım benzeri gösterdiler”

Altyapısından yetiştiği Galatasaray’ın kendisi üzerindeki emeğini hiçbir zaman inkar edemeceğini kaydeden Uğur Demirok şöyle devam etti:

“Sadece Trabzonspor formasıyla Galatasaray’ı yendiğimiz ve benim iyi performans sergilediğim maçta Galatasaray tribünüyle bir küfür durumu olmuştu. Televizyonda ben soyunma odasına giderken birtakım kısımlara ben güya ben sahadan soyunma odası koridoruna girdiğim ana kadar küfür ediyormuşum benzeri ‘dıııt dıııt’ koymuşlar. Aslında o denli bir küfür olayı yok. Küfür var küfür var derler ya ben o sonla sinkaflı bir söz kullandım ama kamera o denli bir dıııtlıyor ki ben yalnızca hani sarı kart-kırmızı kartla cezalandırılan ingilizce sözün Türkçesi söz benzeri bir söz kullandım. Bana içeri girekken bir şey söyleyene söyledim onu da… Galatasaray taraftarının hepsi de bana küfür etmedi. Kimileri tahminen ‘Galatasaray altlapısından yetişmişim Trabzonsporla neden Galatasaray’ı yeniyorum ve iyi oynuyorum’ niyetiyle küfür edildi. Galatasaray’a karşı oynadığım maçlarda da hiçbir terbiyesizliğim olmadı. Galatasaray’ı hala çok seviyorum. Üzerimdeki emeğini asla inkar etmem. Ama bana Trabzonspor’da bana verilen değer, sevgi, orada yaşadıklarım ve anılarımdan sonra ben futbolu bıraktıktan sonra Trabzonspor’u destekleyeceğim. Trabzonsporlu olucam dedim. Ben Trabzonspor’dan Osmanlıspor’a kiralık gittiğim devirde Trabzonspor’u yenen ve inanalmız performans sergileyen bir oyuncuydum. Aynı yansıyı hiç görmedi. Ama Trabzonspor formasıyla Galatasaray’a karşı oynadığımda tepki gördüm. Sosyal medyada inanılmaz küfürler ve aileme hakaretler oldu. Galatasaray’ı içerde 1-0 yendiğimiz maçt taraftarlarla bir sürtüşmemiz olmuştu ama bunu basına ve insanlara çok farklı yansıttılar. Beni Galatasaray’a düşmanıymışım benzeri gösterdiler. Meğer ki, ekmeğini yediğin, armasını taşıdığın takıma bütün performansını vermek zorundasın. Yarın hocalık yaparsam Trabzonspor’a karşı oynarsam yenmek için elimden geleni uğraşı göstericem. Türkiye’de bu algıyı bir türlü kıramadık.”

“Konyaspor’dan İsmail Kartal’a kızgın ve kırgın ayrıldım”

Futbolculuk mesleğinde birlikte çalıştıdığı diğer teknik yöneticiler hakkında konuşan Uğur Demirok, “Şota hoca ile kısa bir süre çalıştım. Çok komik bir adam. Çalışması keyifli bir hocaydı. Aykut Kocaman çok disipliydi. Konyaspor’da gülerken çok az görürdüm. Onu güldüren bir tek Selim Ay vardı. Bir tek ona gülüyordu. Selim çok şen şakrak bir insandı. Selim’in her yaptığına Aykut hoca gülüyordu. Hikmet Karaman çok enterasan bir insandı. Çok keyifli bir hoca aslında ama onun olduğu yerde bir anda kaos olabiliyor. Bağırıyor, çağırıyor, sonra sakinleşiyor. Kayserispor ile içerde Fenerbahçe’yi yendik. Herkes soyunma odasında seviniyor. Hikmet Hoca geldi, yöneticiler de içerde ‘Bu havuzu yapacaksınız” dedi. Tesislerde yapılması gerek bir şok havuzu vardı. ‘Bunu yapacaksınız, bu hafta bitereceksiniz’ diye bağırmaya başladı. Biz sakinleştirdik. O hafta hazır oldu şok havuzu. Bir de Hikmet hocanın papağını var. Odasın da salardı papağınını. Hoş bir hayvan ama ne yapacağını bilemiyorsun. Hocam ‘çek şunu’ diyorduk. ‘Bir şey yapmaz” dedikten sonra kendi elini gagalayınca papağana bağırırken buluyorduk Hikmet hocayı. İsmail Kartal… Konyaspor’dan ayrılma sürecinde ben İsmail hocadan kırgın olarak ayrıldım. İsmail Kartal, Konyaspor’a geldiği ilk dönem bizi odasına toplayıp, takımı tanımak ismine bizden dayanaklar alan hep bizimle konuşan, idmanlarda hep bizi yanına çağıran bir hocayken ama bir hezimetten sonra yüzümüze bakmayan, selam vermeyen bir insan oldu. Her şey iyi giderken futbolcunun arkasında herkes durabilir ama işler kötü giderken durmak önemli. Benim ardımda durmadı. Kesti oynatmadı olabilir. Performans problemidir bu. Futbolda ilk 11 oyuncusunu oynayan oyuncuyu değil, yedek oyuncuyu oynamayan oyuncuyu zinde ve üst düzeyde tutarsan o takımda muvaffakiyet gelir. Arda Turan’ın en hoş yaptığı hareketlerden biri bu aslında. Oynamayanları da işin içinde tutup o pahası göstermek. Kötü konuşmak istemiyorum ama o yüzden İsmail Kartal’a kızgın ve kırgın ayrıldım Konyaspor’dan.”

“Beşiktaş ile transferde son basamağa gelmiştik”

Futbolda ‘iyiki yaptım dediğin şeyler neler’ sorusuna Uğur Demirok, “İyi ki Hamza hocayla Akhisar’da o başarıyı yakaladım. İyi ki Trabzonspor’da oynadım. O dönem A Milli Kadro’ya gittiğim için bir kaç takım da istemişti. Beni ilk isteyen ve en çok isteyen Trabzonspor olmuştu. Trabzonspor’dan sonraki dönem Beşiktaş ile bir temasımız olmuştu. Hatta son basamağa geldik. Şenol hoca periyoduydu. Ama ondan sonra bir ödül merasimini gecesinde Bursaspor’dan Ozan Tufan’ın Beşiktaş’a mı Fenerbahçe’yi gidecek muhabbeti vardı. Fenerbahçe’yi tercih etti. Orada benim transferimi beklemeye aldılar. Ondan sonra olmadı. Neden olmadı bilmiyorum. Kısmet değilmiş diyorum.” sözünü kullandı..

“Keşke Trabzonpor’dan ayrılmasaydım”

Tecrübeli futbolcu ‘Keşke yapmasaydım dediğin şey’ nedir sorusuna ise şu cevabı verdi:

“Keşke Trabzonpor’dan ayrılmasaydım. çok pişmanım. Kontratımın son yılında çok çalkantılı bir dönem yaşadık. Muharrem Usta devriydi. Önce mukavele uzatma konusunda anlaşamadık. Muharrem başkan dönemi de biraz çalkantılı gidince onlar da ‘bekleyelim, sezon sonu tekrar konuşalım’ dediler. İşte o son dönem beni huzursuz etmişti. Mukavelen biter, kalmak istiyorsun ama ikinci yarıda 3 maç sonra Muharrem başkan görevi bıraktı. Ahmet başkan görevi devraldı. Kontratı biten oyuncularla yenilemeyeceğiz altyapıya yöneleceğiz dedi. Kulüpte biraz da maddi meşakkatler vardı. Tam o periyoda denk geldim. Keşke daha önce anlaşıp uzatabilseydim Trabzonspor’da. Zira 3 yıllık bir kontrat konuşuluyordu. Tahminen şampiyonluk takımında ben de olacaktım. Futboldaki tek keşkem budur.”

“Trabzonspor’un Fatih Tekke ile başarılı olmasını istiyorum”

Trabzonspor’un çoğu zaman başarılı ve üst düzeylerde olmasını istediğini kaydeden Uğurok, “Takımın başına efsane isim Fatih Tekke geldi. Benim istediğim ona sabredilmesi. İnşallah Fatih Tekke, Trazonspor’da çok büyük muvaffakiyetler kazanacak.” sözlerini kullandı.