Konya’da bildiri dağıtıp kadınları hedef aldılar: Şeriat polisine özenip “açık giyinmeyin” uyarısında bulundular

Kendilerine Milli Kuvvetler Hareketi ismini veren bir grup, Konya’da kimi bayanlara başörtüsü takmadıkları ve açık giyindikleri gerekçesiyle ihtar niteliğinde bildiriler verdi.

Konya’da, kendilerine Milli Kuvvetler Hareketi ismini veren bir grup tarafından bayanlara dağıtılan bildirilerde, bayanların giysi üsluplarının erkekleri cinsel taraftan tetiklediği belirtilerek, kelamda ihtarda bulunuldu. Bildiride, dışarıda açık giyinerek gezmenin günah olduğu ve açık giyinmenin Afrika’nın ilkel kabilelerine mahsus bir davranış olduğu savunularak, bayanların kapanmaları gerektiği yönünde sözlere yer verildi.

Halk TV’de yer alan habere göre; bildiride şu sözlere yer verildi:

“Seni ve tüm varlıkları yaratan, cennetin, cehennemin ve hesap gününün sahibi olan Allah’ın adıyla
Sevgili kardeşim, şunu bil ki bu dünyada kim olursak olalım, nasıl bir hayat yaşarsak yaşayalım, hesap gününde Allah’ın huzurunda yalnız ve tek başımıza hesap vereceğiz.

Bu mektubu yazma sebebimiz, ne yazık ki giysi biçimindir. Çabucak aklına şu gelebilir: ‘Özgür değil miyim, istediğim benzeri giyinirim, soyunurum, kimse karışamaz’. İçinde yaşadığımız devletin kanunları çerçevesinde evet haklısın ama bizi biz yapan bedeller vardır hoş kardeşim ve bu pahalar çoğu zaman kanunlarla sınırlı değildir.

Örneğin bizler, tarihin neredeyse başından beri var olan Türk Milleti’yiz ve çok değerli bir örfe sahibiz. Ne yazık ki son yıllarda üzülerek görüyoruz; milletimizin tarihi boyunca asla yaşanmamış bir şekilde bayanlarımızın bir kısmı, bedenlerinin büyük kısmını açıkta bırakacak şekilde giyiniyorlar. Bu, açık bir hayâsızlıktır. Hayâ, utanma duygusudur ve doğuştan tüm insanlara verilmiştir.

Ancak, şort ismi verilen külottan farksız bez kesimleri, crop ismi verilen bel üstünün büyük kısmını açıkta bırakan kumaş kesimlerini vb. giyerek herkesin gözü önünde dolaşmak, bu hayânın yok olduğunu gösterir ki bu durum tam bir felakettir.

İşin bir de bizi yaratan Allah boyutu var. Şu an dünyada var olan 3 dinde de (İslam, hristiyanlık, yahudilik) örtünme buyruğu vardır. Bedenini teşhir edecek şekilde insanların arasında dolaşmak, yalnızca Afrika’nın ilkel, medeniyetten ve dinlerden uzak kalmış az kabilelerinde görülebilecek bir olayken ne yazık ki moda, özgürlük benzeri kavramlar ismi altında milletimizi dejenere ediyorlar ve çıplaklığı, teşhirciliği olağanlaştırmaya çalışıyorlar.

Bu eforun aslı, bizi biz yapan milli örfümüzden ve dini değerlerimizden koparmaktır hoş kardeşim. Son yıllarda devam eden özgürlük çılgınlığı, dejenere olmanın, bozulmanın giriş kapısıdır. Evet, özgür olduğumuz noktalar vardır fakat bunlar, Allah’ın mubah kıldığı durumlardadır. İslam dinine göre Haram kılınan işlerde, Müslümanım diyen fertler özgür değildir zira Allah’ın buyruğu, Müslümanlar
için bağlayıcıdır.

Yaratanımız buyuruyor ki: ‘Allah elbet adaleti, yeterliliği, akrabaya yardım etmeyi emreder; hayâsızlığı, kötülüğü ve azgınlığı yasaklar. Düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor’ (Nahl Müddeti,
90. Ayet Meali)

İşte bedenimizi açarak gezmek, Rabbimizin ayette söz ettiği hayâsızlık ve azgınlığın içindedir. İşin bir de toplumsal ve sosyolojik boyutu vardır ki o açıdan bakıldığında da şort ve dekolte elbiselerle gezmek sıkıntıdır. Zira toplumu oluşturan erkek ve kadın cinsleri, birbirinin manzarasından elbette ki cinsel istikametten etkilenebilir. Aşırı açık elbiselerle gezmek te bu etkilenmeyi
olumsuz yönde artıracaktır elbet.

Sonuç olarak, seni Türk Milleti’nin hoş örfüne, kıymetlerine ve Allah’ın buyruklarına daha yakın giyinmeye çağırıyoruz kardeşim. Şeytanın değil de Allah’ın yolunu takip edersek, elbette hem dünya
hem ahirette kazananlardan oluruz.”

“Çağrımız kapanmaktan çok teşhirci olmamaya dönüktür”

Bildirinin altında yer alan internet sitesinde ise kümenin fliyeti savunuldu. Açıklamada, “Bahse bahis ‘bildiriyi’ hareketimizin isminin basılı olduğu kapalı zarflar içerisinde öğrenci-sivil ayrımı yapmaksızın, başı açıklara değil, teşhircilik noktasında bedeninin büyük kısmını açanlara veriyoruz. Yeniden bu haberlerde bahsedildiği benzeri kimseye zorla, önünü keserek değil, bu mektubu almak isteyenlere veriyoruz. Mektubumuzdaki davetimiz kapanmaktan fazla teşhirci olmamaya dönüktür. Hiçbir çalışmamızda insanların özgürlüğünü kısıtlamıyoruz. Milli örfümüz ve dinimiz ölçülerine göre tavsiyelerde bulunuyoruz” denildi. 

Sitede yer alan bilgilere göre; 7 Mart 2024 tarihinde kurulan topluluk, kendilerini “İslam’a, ahlaka, vicdana ve milli örfe uygun, hoş işler yapmak için bir araya gelmiş insanlar” olarak tanımlıyor.