Bekir Ağırdır: Erdoğan’ın, DEM’in oyuna falan gereksinimi yok; herkes kabullendi, erken seçim kararı alınacak, Tayyip Bey yeniden aday olacak

Veri Enstitüsü’nün kurucusu araştırmacı-yazar Bekir Ağırdır, Abdullah Öcalan’ın PKK’ya silah bırakma ve kendini feshetme davetinden sonra toplumun durumu sessizce izlediğini ifade ederek, “Ne ıslıklıyorlar ne de alkışlıyorlar. Çelme takan yok, şimdilik bu kadarı kâfi. Ama sürecin zamanla toplumsallaşması şart” dedi. Ağırdır, “İktidar, Erdoğan’ın adaylığının yolunu açacak anayasa değişikliği için kâfi milletvekili sayısını bulmak için süreci başlattı” formundaki yorumlara ilişkin olarak ise “Bunun için artık Dem’in oyuna falan ihtiyacı yok Tayyip Bey’in. Artık ‘Cumhurbaşkanı üçüncü defa aday olamaz’ lafı yok. Herkes kabullendi. AK Parti o kararı meclise getirecek ve ne gün ihtiyaç duyarsa CHP dahil herkes elini kaldıracak. Erken seçim kararı alınacak, Tayyip Bey de aday olacak” ifadelerini kullandı. 

Gazete Oksijen’den Prensip Gürsoy’a konuşan Bekir Ağırdır, “Bu çeşit süreçlerin çabucak tümünde bir yerden sonra daha faal katılma gereksinimi, yani sıkıntının toplumsallaşması ihtiyacı var” diyerek, şöyle devam etti:

“Çünkü yalnızca kurumları ve kuralları tanzim etmeniz değil, hem toplumsal ömürde hem yönetim katmanında zihniyeti değiştirmeniz gerekiyor. İçselleştirilmesi, her bölümün ve her aktörün en azından kendi konumunda kendi tavır ve davranışında gerekli değişiklikleri yapması lazım. Herkese bütün bu sürecin vdinin, kazanımının ne olacağının doğru anlatılması gerek. Siyasetin anlatması gereken o kısım anlatılmadıkça, o vt toplumsallaşmadıkça, insanlar ‘yine bir şey çıkmayacak’ diye yeniden kabuğuna doğru büzülmeye başlıyor.”

“Bahçeli’nin telefonları sembolik olarak çok önemli”

Toplumun şimdi süreci sessizce izlediğini kaydeden Ağırdır, “Islıklamıyor da, alkışlamıyor da. Çok Önemli olan o. Aslında başlarken de gereksiniminiz olan önce bu. Islıklayan, çelme takan olacak mı? Çelme takmaya çalışan büyük bir küme yok” sözlerini kullandı.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ağzından ve ‘Abdullah Öcalan Meclis’e gelsin konuşsun’ benzeri uç bir tekliften başlandığı için şaşkınlığın büyük olduğunu belirten Ağırdır, “O şaşkınlığı süratlice geçiren şey de Devlet Bey’in bu bahiste ısrarla devam eden telaffuzuydu. Geçen hafta da hem Dem Parti yetkililerini araması hem Selahattin Demirtaş’la telefonda konuşması, toplumsal barış açısından sembolik olarak çok önemli. Bu sürecin muvaffakiyete ulaşma ihtimalini güçlendiren unsurlar” dedi. Ağırdır, devamında şunları söyledi:

“Dolayısıyla geliştikçe süreç sahiden o iyimserliğe doğru dönüşmeye başladı. Ama şimdi en azından direkt işin tarafı olan Kürt yurttaşlar açısından baktığın zaman pik (doruk) noktası şu: Bu kadar televizyon kanalında, canlı yayında ‘Önder’ diye tanımladıkları birisinin siyasi mektubu kendi ana lisanlarından okundu. ‘Bu toplumda ben de varım’ın bir defa daha kabulü açısından, ruhsal bir eşik açısından bile çok pahalıydı, değerliydi. Bunun doğal olarak bütün beklentilere, ruh haline de olumlu manada yansıması beklenir.”

“Dem’in oyuna falan ihtiyacı yok Tayyip Bey’in”

Ağırdır, “İktidar, Erdoğan’ın adaylığının yolunu açacak anayasa değişikliği için kâfi milletvekili sayısını bulmak için süreci başlattı” formundaki yorumlara ilişkin olarak, şunları söyledi:

“Ülke içindeki bir kesitin ileri sürdüğü benzeri de bütün bu öykünün, Cumhurbaşkanı’nın yeniden aday olması ve seçimi kazanması için yapıldığı ve Dem Parti’nin 40 milletvekilinin oyunu almak için düşünülen göstermelik bir atak olduğu benzeri yaklaşımlar sıkıntıyı çok hafife alıyor. Anayasa değişikliği zati ülkenin demokratikleşmesi, parlamenter sisteme geri dönülmesi yahut istikrar denetleme düzeneklerinin inşa edilmesi, şeffaflık, hesap verebilirlik yahut toplumsal barış, huzur için konuşulmuyordu ki. Cumhurbaşkanının bir defa daha aday olabilmesi ve bu merkezi idarenin sürdürülmesi, hatta daha da güçlendirilmesi için konuşuluyordu. Bunun için artık Dem’in oyuna falan ihtiyacı yok Tayyip Bey’in. Artık ‘Cumhurbaşkanı üçüncü defa aday olamaz’ lafı yok. Herkes kabullendi. Bunun olabilmesinin yolu, Meclis’in bir erken seçim kararı vermesi ve o erken seçimle birlikte cumhurbaşkanlığının da düşüyor olup yeniden seçim yapılma imkanı. Şu Anda bu fikri CHP dahil bütün muhalefet partileri de kabullendi. AK Parti o kararı meclise getirecek ve ne gün ihtiyaç duyarsa CHP dahil herkes elini kaldıracak. Erken seçim kararı alınacak, Tayyip Bey de aday olacak. Seçimi kazanıp kazanamayacağı farklı bir şey. Ama bunun için anayasayı zorlamaya falan gerek kalmadı.”